
İşaret Dili Nedir?
İşaret dili, işitme engelli bireylerin kendi aralarında iletişim kurmak için yüz mimiklerini ve el hareketlerini kullanarak oluşturdukları görsel bir dildir.
İşaret Dilinin Tarihi
İşaret dilinin geçici versiyonları insan uygarlığı boyunca sürerken, 17. yüzyıla kadar, Batı dünyasının işaret dilinin öğretimi ve öğrenimi üzerine sistematik bir çalışma yaptığı görülmemiştir.
1620 yılında, Juan Pablo Bonet isminde bir İspanyol rahip, işitme engelli çocukları manuel işaretler kullanarak eğitmek için ilk modern metni yayınladı(Dilin Yazımı ve Konuşma Sanatı Özeti) .
1755 yılında bir başka hayırsever eğitimci olan Abbé Charles-Michel de l’Epée için ilham oldu ve sağırlar için ilk devlet okulu açıldı. İşaret dili ile yaptığı kapsamlı çalışmalarından dolayı “Sağırların Babası” olarak anılan Abbé de l’Epée, öğretilerinin çoğunu Paris sokaklarında sağır insanlar üzerine yaptığı gözlemlerden almıştır. Bu bilgiyi tipik jestler ve el işaretleri ile sentezleyerek, çoğunlukla değişmeden kullanılan bir el yazısı alfabesi yayınlamayı başardı.
Modern Amerikan İşaret Dili, 18. yüzyılda yaratılan avrupai sistemden türemiştir, aynı zamanda kendine özgü bir tarihinide barındırır. Amerikan bakanı Thomas Hopkins Gallaudet, sağırların eğitiminde önemli bir figürdü ve 1815 yılında Fransa’ya iletişim yöntemlerini incelemek için seyahat etti.
1817 yılında, ABD’ye döndüğü zaman, Gallaudet ülkenin Connecticut eyaleti Hartford’da işitme engellilere eğitim veren ilk işitme engelli okulu olan eğitim kurumunu kurmuştur. 1863’te, ülkede toplam 22 tane eğitim veren okul vardı ve sağır insanların eğitimine adanmış ilk üniversite 1864 yılında açıldı.
Bundan önce, 17. yüzyılda ABD, Martha’nın Vineyard İşaret Dilinin doğduğu yerdi. Ülkenin bu bölgesi geniş bir sağır nüfusa ev sahipliği yapıyordu; 1854 yılında adadaki sağır insanların yüzdesi milli ortalamanın neredeyse 35 katıydı. Bu sebepten dolayı, ülkenin diğer bölgelerine yayılmadan önce bölgede özel bir işaret dili için çalışmalar yapılmıştır.
Türk Tarihinde İşaret Dili
Türk tarihinde işaret dilinin geçmişine dair bir yanıta rastlanamamaktadır. Sınırlı bilgilerin olduğu Türk işaret dili hakkındaki en kesin yargı ise Batı’da geliştirilen işaret dilinden farklı ve özgün bir işaret dili olduğudur.
Evliya Çelebi’nin notlarından edinilen bilgilere göre 1500’lü yıllardan itibaren Osmanlı sarayında mahkemelerde iletişim sağlamak adına işitme engelliler görev yapıyordu. 1902 yılında ise II. Abdülhamit tarafından açılan Yıldız Sağırlar Okulu bugün kullanılan Türk işaret dilinin temellerini oluşturmaktadır.